Yapı Denetim Kuruluşu Ortak, Denetçi Mimar ve Mühendislerinin Yapı Denetim Kanunu ve Türk Ceza Kanunu Kapsamında Cezai Sorumlulukları
Yapı denetim kuruluşları kuruluş amaçlarına uygun olarak imal edilmekte olan bir yapının imar plânına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara ve ilgili mevzuata uygun kaliteli yapı yapılması için proje ve yapı denetimini arsa sahibi adına sözleşme usulü ile üstlenen, bu yönü ile borç ve alacaklara ehil olan bir özel hukuk tüzel kişisi sıfatını haizdir. Bununla birlikte bir yandan da yapı denetim kanununun ilgili maddeleri gereğince ilgili idareye karşı sorumlu olması ve imar kanununun fenni mesul için öngörülen hükümlerine tabi olması nedenleri ile kamu adına denetim işini gerçekleştirmesi bakımından kamusal sorumluluğu doğmakta ve bunun sonucunda da kamu görevlisinin hukuki ve cezai sorumluluğunu taşımaktadır. Bu nedenledir ki; Yapı denetim Kanununun 3. Maddesi Sorumluluk ve Yapılamayacak İşler başlığı altında yapı denetimi faaliyeti taraflarından Yapı denetim kuruluşu ile ilgili olarak ilk paragrafı ile “bu kanunun uygulanmasında, yapı denetim kuruluşları imar mevzuatı uyarınca öngörülen fenni mesuliyeti ilgili idareye karşı üstlenir” hükmüne ve ceza hükümlerini içeren 4708 sayılı Yapı Denetim Hakkındaki Kanunun 9. Maddesinin son fıkrasında “ Yapı denetim kuruluşu ile denetçi mimar ve mühendisleri; eylem ve işlemlerinden 3194 sayılı İmar Kanununun fenni mesul için öngörülen hükümlerine tabidirler.” hükmüne yer vermiştir.
Yapıda inşaat ve tesisat işleri ile kullanılan malzemelerin kamu adına denetimine ilişkin fenni mesuliyet, ruhsat eki etüt ve projelerin gerektirdiği uzmanlığı haiz meslek mensupları tarafından ayrı ayrı üstlenilmek zorundadır. Fenni mesul mimar ve mühendisler uzmanlık alanlarına göre; yapının, tesisatı ve malzemeleri ile birlikte, bu Kanuna, ilgili diğer mevzuata, uygulama imar planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere, standartlara ve teknik şartnamelere uygun olarak inşa edilmesini denetlemekle görevlidir. Yapı sahibine ve idareye karşı sorumlu olan fenni mesuller, uzmanlık alanına uygun olarak yapıda yetki belgesi olmayan usta çalıştırılması veya şantiye şefi bulundurulmaksızın yapım işinin sürdürülmesi veya yapının mevzuata aykırı yapılması veya istifaları halinde, bu durumları altı iş günü içinde ilgili idareye yazılı olarak bildirmek zorundadır. Aksi takdirde, fenni mesuller kanuni mesuliyetten kurtulamaz. Bildirim üzerine, en geç üç iş günü içinde İmar Kanunu’nun 32 nci maddeye göre işlem yapılır.
Yukarıda kısaca açıkladığımız nedenler ışığında yapı denetim kuruluşu ortak ve denetçi mimar ve mühendisleri kamu görevlisi gibi yargılanabilecekler ve 4708 sayılı kanunun 9/1 maddesinin atfı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 257. Maddesi ile hüküm altına alınmış olan görevi kötüye kullanma suçu ile yargılanabileceklerdir.
TCK Madde 257
- Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- İrtikâp suçunu oluşturmadığı takdirde, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlayan kamu görevlisi, birinci fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
Görevi kötüye kullanma suçu dışında yapı denetim kuruluşu ortak ve denetçi mimar ve mühendisleri ve laboratuar görevlileri yapı denetimi hakkında kanununun 9. Maddesinin 2. Fıkrasının göndermesi ile Türk Ceza Kanununun Resmi Belgede Sahtecilik suçu hükümleri (Özellikle 204. Maddenin 2. Fıkrası) ile karşı karşıya kalabileceklerdir.
4708 Md 9 “… Yapı denetim kuruluşunun ortak ve yöneticileri, mimar ve mühendisleri ile laboratuar görevlileri bu Kanun hükümleri çerçevesinde yapmaları gereken denetimi yapmadıkları hâlde yapmış gibi veya yapmalarına rağmen gerçeğe aykırı olarak belge düzenlemeleri hâlinde Türk Ceza Kanununun resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin hükümlerine göre cezalandırılır.”
Resmi Belgede Sahtecilik
MADDE 204.
- Bir resmî belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir resmî belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren veya sahte resmî belgeyi kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu resmî bir belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren, gerçeğe aykırı olarak belge düzenleyen veya sahte resmî belgeyi kullanan kamu görevlisi üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Resmî belgenin, kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan belge niteliğinde olması hâlinde, verilecek ceza yarısı oranında artırılır.
Yapı denetim kuruluşunun ortak ve yöneticileri ile mimar ve mühendisler Yapının ruhsat ve eklerine aykırı yapılması sonucu Türk Ceza Kanununun İmar Kirliliğine Neden Olma suçunun cezai müeyyideleri ile de karşı karşıya kalabileceklerdir.
İmar Kirliliğine Neden Olma
MADDE 184.
- Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Yapı ruhsatiyesi olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına müsaade eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
- Yapı kullanma izni alınmamış binalarda herhangi bir sınai faaliyetin icrasına müsaade eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Üçüncü fıkra hariç, bu madde hükümleri ancak belediye sınırları içinde veya özel imar rejimine tâbi yerlerde uygulanır
- Kişinin, ruhsatsız ya da ruhsata aykırı olarak yaptığı veya yaptırdığı binayı imar plânına ve ruhsatına uygun hale getirmesi halinde, bir ve ikinci fıkra hükümleri gereğince kamu davası açılmaz, açılmış olan kamu davası düşer, mahkum olunan ceza bütün sonuçlarıyla ortadan kalkar.
Kısaca özetlemek gerekirse bir yapının ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapılması imar kirliliğine neden olma suçu ile, denetim faaliyeti sırasında denetim gereklerine aykırı bir davranış nedeni görevi kötüye kullanma suçu ile ve yapı denetim faaliyeti sırasında ilgili idareye düzenleyerek vermiş olduğu evraklardaki bilgilerin yapının fiili durumuna aykırı düzenlenmesi sonucunda da resmi belgede sahtecilik suçu ile yargılanması sonucunu doğurabilmektedir.
Suç | İlgili Kanun Maddesi | Ceza Miktarı |
---|---|---|
Resmi evrakta sahtecilik | TCK 204/2 | 3 Yıldan – 8 Yıla |
Görevi Kötüye Kullanma | TCK 257 | 6 Aydan – 3 Yıla |
İmar Kirliliğine Neden Olma | TCK 184/1 | 1 Yıldan – 5 Yıla |
Toplam Ceza Miktarı | TCK 204/2- 257-184/1 | 4.5 Yıldan – 16 yıla kadar varan ağır cezai sorumluluk altındadır. |
Yapı denetim kuruluşunun ortak ve yöneticileri, mimar ve mühendisleri ile laboratuar görevlileri söz konusu cezalar ile karşı karşıya kalabileceğinin bilincinde olmalı ve bu sorumluluk altında faaliyetlerini devam ettirmelilerdir.
Yapı denetim kuruluşu ortak ve yöneticileri resmi belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma imar kirliliğine neden olma suçlaması ile karşı karşıya kalması ve yine aynı şekilde denetçi mimar mühendis proje müellifleri ve kontrol elemanlarının resmi belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma imar kirliliğine neden olma suçlaması ile karşı karşıya kalması durumunda (TCK 204/2, TCK 257, TCK 184/1) hiç vakit kaybetmeden uzman bir avukattan hukuki yardım almaları önemlidir.